90 yıldan beri var olan temellerini tartışmaya açmak istiyorlar.

 Bir süreden beri bazı iç ve dış çevrelerin yanı sıra, silahla Türkiye’ye siyasi çözümler dayat...maya çalışan bir terör örgütü Türkiye’nin devlet yapısını, 90 yıldan beri var olan temellerini tartışmaya açmak istiyorlar. O temelin özünde yatan da millet kavramıdır. Atatürk’ün bu konuda çok çeşitli, ısrarlı, etkili konuşmaları var. Diyor ki hangi etnik kökenden, dinden, mezhepten gelirse gelsin Türk vatandaşları Türk milletini oluşturur. Türk milleti belli bir ırkı temsil etmiyor. Türk milleti kapsayıcı, hangi kökenden gelirse gelsin herkesi kucaklayıcı bir kavramdır. Buna itiraz ediyorlar. Dikkat edecek olursanız, Sayın Birgül Ayman Güler’in konuşmasına tepki gösterenlerden benim bildiğim hiçbiri Ahmet Türk’ün Öcalan ile yaptığı konuşmadan sonra televizyonlarda söylediklerine tepki göstermedi. Ahmet Türk orada ne diyor? Biz ulus devlete karşıyız diyor. Oysa dünyadaki birçok ülkede olduğu gibi, bizim devletimizin de temelini ulus devlet anlayışı oluşturur. Ahmet Türk ayrıca diyor ki ‘ne demek hangi etnik kökenden gelirse gelsin bütün vatandaşlar Türk’tür’ demek, buna da karşıyız diyor. Yani 90 yıldır bu milletin kabul ettiği ve bütün anayasalarımızda yer alan temel kavramlara karşı çıkıyorlar. Anayasamızın özünü sizinle tartışmak istiyorlar, anayasamızı masaya yatırmak istiyorlar. Kimse bunu eleştirmiyor. Buna karşılık birisi kalkıp da 90 yıldan beri tüm milletin benimsediği ulus devlet kavramını hatırlattığı zaman bazı çevreler kıyameti kopartıyor. Basında da maalesef bunlara destek olanlar var. Bu konu iç politika malzemesi yapılmayacak kadar önemli bir konudur. Bu meselenin iç politika çekişmelerine malzeme yapılması doğru değildir. Bu konu devletimizin temelidir, köküdür, özüdür. Bazıları çıkıyor efendim, anayasadan Türk milleti sözünü çıkartalım, Türk vatandaşlığı diyelim, anayasal yurttaşlık diyelim. diyorlar.. Ne demek oluyor bu? Niye çıkartıyormuşuz? Türk milleti sözü sizi niçin rahatsız ediyor? Alman anayasasının kaç maddesinde Alman milletinden bahsediyor, Fransız anayasası Fransız milletinden, İspanyol anayasası İspanyol milletinden, Amerikan anayasası Amerikan milletinden söz ediyor. O ülkelerde farklı etnik özelliklere sahip insanlar yok mu? Bir Fransıza kimsiniz diye sorduğunuz zaman ben Breton’um mu diyor, ben Alzas’lıyım mı diyor? Hayır. Ben Fransız’ım diyor. Herkes kendi milletiyle iftihar edecek ama biz, hepimiz bir milletin parçası olduğumuzu söyleyemeyeceğiz. Bir millet böyle bölünür, böyle parçalanır. Onun için herkesin dikkat etmesi lazım. Ben parti içi meseleleri medyalar aracılığı ile tartışmak istemem. Ama her partinin bir programı vardır. CHP’nin de bir programı vardır, bu partiye üye olanlar bu programı benimsedikleri için üye olurlar. Ben hem üye olurum hem de programı reddederim diyemezsiniz. Burası fikir kulübü değil, yani herkesin programa aykırı da olsa her istediğini söyleyeceği bir yer değil. Sosyal demokrat partiye gelip de aşırı kapitalist görüşleri savunamayacağınız gibi aynı şekilde belli temelleri, ilkeleri olan, altı ok etrafında birleşen bir partiye gelip de ben bu ilkeleri tanımıyorum diyemezsiniz. Derseniz o partide yerinizin olup olmadığı tartışılır. O bakımdan partiye giriyorsanız programı kabul edeceksiniz. İkincisi şu, siz kimin Türkiye’ye yeni anayasayı dayatmak istediğini ve yeni anayasadan kimin Türk kelimesini çıkartmak istediğini biliyor musunuz? Açın 2009 tarihli David Philips raporunu, ben bunu mecliste açıkladım. Açıkça Kürt meselesinin çözümü için siz yeni anayasa yapın ve yeni anayasada Türk kelimesine yer vermeyin diyor. Şimdi bize kimlerin bunu dayattığını anlıyor musunuz? Biz bunları kendi iç tartışmamız gibi görüyoruz ama bu dışarıdan Türkiye’ye dayatılan bir şeydir. Bunun çok eski geçmişi var. Bunlar böyle sıradan sivil toplum örgütleri değil, devletlerin finansmanıyla, eski yabancı büyükelçilerin, komutanların katılımıyla hazırlanan raporlar bunlar. Çıkarın Türklüğü anayasanızdan, başka türlü Kürt meselesini çözemezsiniz diyorlar. Kafalarında kendilerine göre Kürt meselesinin bir çözümü var ve o çözümü size dayatmak istiyorlar. Terörü destekliyeek, himaye ederek veya teröre karşı sessiz kalarak, Türkiye'ye siyasi baskı yoluyla veya basını etkileyerek böyle yapmaya çalışıyorlar. İş artık öyle bir noktaya geldik ki biz neredeyse Türküz diyemeyeceğiz. Girin internete, açın google’ı şimdiye kadar Türkiye’de liderlik yapmış insanların adını yazın ve Türk milleti yazın, Atatürk ve İnönü’yü zaten biliyoruz da Celal Bayar’dan başlamak üzere, diğer Başbakanları yazın. Bakın ne demişler Türk milleti hakkında. Bir de bugünkü Türk siyasetçilerini yazın, onların karşısına da ‘Türk milleti’ yazın, bakın kaç tanesi Türk milleti demiş veya diyebilmiş. (Bir örnek olarak bazılarının kendilerine siyaset önderi olarak kabul ettiği Celal Bayar’ın Atatürk’ün na’şının Anıtkabir’e nakli sırasında yaptığı konuşmadan bir cümle verelim: “ATATÜRK! Sen, bizdendin!… Seni Halife yapmak, Padişah yapmak isteyenler oldu. İltifat etmedin. Milli irade yolunu seçtin! Hayat ve şahsiyetini, milletin hizmetine vakf ettin!.. Türkün gıpta ettiği, övündüğü vasıflara maliktin! Bütün meziyetlerinle Türk milletinin ta kendisisin!.. Şimdi seni, kurtardığın vatanın her köşesinden gönderilen mukaddes topraklara veriyoruz. Bil ki, hakiki yerin daima inandığın ve bağlandığın Türk Milletinin minnet dolu sinesidir!… Nur içinde yat!.)” Birgül Ayman Güler’in konuşmasını bazıları vesile saydılar çünkü Türk ulusu kavramını unutturmak istiyorlar. Öyle bir Türkiye olacak ki bu Türkiye bir toprak parçası olacak ve onun üzerinde çeşitli milletler yan yana yaşayacak. İstedikleri budur, bunu dayatmak istiyorlar. Açın bakın Barzani’nin Kuzey Irak Yerel Yönetiminin Anayasasının ilk şekline. Orada Sevr’den bahsediyor. Sevr özlemi var içlerinde hala bazılarının. Bu konuda iktidar ve muhalefetin, iç politika görüşlerini bir tarafa bırakıp Atatürk’ün temellerini kurduğu Türk milleti, Türk devleti esasları üzerinde mutlaka birleşmeleri lazım. Bunu tartışmaya açarsanız devletimizin , milletimizin birliğini bütünlüğünü korumamız çok zorlaşır.”